Uluslararası Para Fonu (IMF), Küresel Finansal İstikrar Raporu’nu paylaşarak artan jeopolitik risklerin finansal piyasaların istikrarını tehdit edebileceği konusunda uyardı. IMF, özellikle çatışmalar, savaşlar, terör saldırıları, askeri harcamalar ve ticaret kısıtlamaları gibi faktörlerin küresel finansal piyasalarda dalgalanmalara yol açtığını belirtti.
Jeopolitik Risklerin Artan Etkisi
IMF, ABD eski Başkanı Donald Trump’ın son dönemde açıkladığı ek gümrük vergileri gibi adımlardan doğrudan bahsetmese de, 2022 yılından bu yana jeopolitik risk ölçümlerinin ciddi şekilde arttığını vurguladı. Özellikle savaşlar, diplomatik gerilimler ve terörizm gibi faktörler, küresel finansal piyasalarda kayıplara yol açan büyük risk unsurları arasında yer alıyor.
Raporun bulgularına göre, bu tür büyük risk unsurları pay senedi fiyatlarını dünya genelinde ortalama aylık yüzde 1 oranında aşağı çekiyor. Gelişmekte olan piyasalarda ise bu oran yüzde 2,5’e kadar çıkabiliyor. Bu durum, jeopolitik belirsizliklerin yatırımcı güveni üzerindeki olumsuz etkilerini gözler önüne seriyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı ve Diğer Çatışmaların Etkisi
IMF, Rusya’nın 2022 yılında başlattığı Ukrayna işgalinin, küresel finansal istikrar üzerindeki en belirgin risk faktörlerinden biri olduğunu belirtti. Bu savaşın, pay senedi getirilerinde ortalama yüzde 5’lik bir gerilemeye neden olduğu ifade ediliyor. Çatışmalar, diğer jeopolitik risk faktörlerine kıyasla, pay senetleri üzerinde iki kat daha fazla olumsuz etki yaratıyor.
Piyasa Kuyruk Riskleri ve Borsa Çöküşü Tehditi
IMF raporu ayrıca, ekonomik belirsizliğin yatırım portföylerinde büyük ve beklenmedik kayıplara yol açma olasılığını artırdığını ve bunun da borsa çöküşü riskini yükselttiğini açıkladı. Bu, piyasa kuyruk risklerinin (tail risk) arttığı anlamına geliyor. Yatırımcılar için, küresel ekonomideki belirsizliklerin artması, daha yüksek riskli finansal durumları ve olası borsa çöküşlerini beraberinde getirebilir.
IMF’nin bu uyarıları, küresel finansal istikrarı sağlamaya yönelik daha fazla önlem alınması gerektiğini gösteriyor. Jeopolitik gelişmelerin, dünya ekonomisinin daha fazla kırılgan hale gelmesine yol açabileceği vurgulanıyor.
