Hayatın Karman Çorman mı? Belki de Frekansın Bozuk!
Alman yazar Pierre Franckh’ın Rezonans Kanunu adlı kitabı aslında bize çok basit bir şeyi anlatıyor: Hayatta ne yaşıyorsan, büyük ihtimalle sen çağırdın! Evet, kulağa biraz garip gelebilir ama kitap diyor ki: “Sen nasıl hissediyorsan, ne düşünüyorsan, hayatın da ona göre şekilleniyor.”
Bunu şöyle düşün: Radyoyu açtın, 90.0 frekansına ayarladın, oradan pop müzik dinliyorsun. Ama sen kalkıp “neden klasik müzik çalmıyor?” diyemezsin. Çünkü senin ayarın 90.0. İşte düşüncelerimiz de tıpkı böyle çalışıyor. İçinde ne varsa, hayatına o frekanstaki insanlar, olaylar, fırsatlar geliyor. Sürekli “ben zaten şanssızım” diyorsan, evren sana şanssızlık getiriyor. Çünkü sen o yayını gönderiyorsun.
Kitap şunu söylüyor: “İstediğin şeyi net bir şekilde belirle, ona gerçekten inan ve olurmuş gibi hisset.” Yani sadece istemek yetmiyor. İçinden “ben bunu hak etmiyorum” diye geçiriyorsan, evren senin sözlerine değil, içten hissettiklerine kulak veriyor. Dışarıya pozitif görünmek değil, gerçekten içten iyi hissetmek önemli.
Ayrıca kitapta şu da var: “Ne istediğini tam bilmezsen, hayatına karışık şeyler gelir.” Yani evrenden “biraz mutluluk, biraz para, biraz aşk” isteyip tam tarif vermezsen, sana da karışık karışık şeyler gelir. Sipariş verirken nasıl “yarım porsiyon adana, bol salata, soğansız” diyorsak, evrene de net mesaj vermemiz gerekiyor.
Sonuç? Hayatını değiştirmek istiyorsan önce düşüncelerini değiştir. Sürekli şikayet etmek yerine “Ben güzel bir hayat yaşamak istiyorum” de, ama gerçekten buna inanmaya başla. İçinde nasıl bir enerji varsa, dışarıda da o yansıyor. Kendi kendine negatif konuşmayı bırak, hayatı suçlamayı bırak, çünkü aslında kontrol sende.
Bu kitap tam da bunu anlatıyor. Herkesin anlayacağı dille: “Frekansını değiştir, hayatın da değişsin.”
Ne diyordu Mevlana? “İnsan, düşü