İnflamatuar bağırsak hastalıklarında (İBH) sadece bağırsaklar değil, pelvik taban da etkilenebilir. Bu ilişkiyi gözden kaçırmak, hastaların yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.
Bağırsak ağrısı, sık tuvalet ihtiyacı, gaz kaçırma… Ancak sorun sadece bağırsakta mı? Crohn ve ülseratif kolit gibi kronik inflamatuar bağırsak hastalıkları genç yaşta başlar ve yaşam boyu devam eder. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar, İBH’nin pelvik taban kaslarını da etkilediğini ortaya koyuyor. Yani dışkılama güçlüğü, pelvik ağrı ve idrar kaçırma gibi sorunlar, hastalığın doğrudan bağırsakla ilgili olmayan ama etkileyici bir yönünü işaret ediyor olabilir.
Pelvik taban nedir ve neden önemlidir?
Pelvik taban; mesane, rektum, rahim ve prostat gibi organları destekleyen kas ve sinir ağından oluşur. Bu bölge dışkılama, idrar kontrolü ve cinsel fonksiyonlarda rol oynar. Ancak İBH gibi kronik hastalıklar nedeniyle buradaki kaslar gerektiği gibi gevşeyemez, bu da ciddi semptomlara yol açar. Özellikle tekrarlayan iltihaplar, cerrahiler veya ağrılar bu sistemi bozabilir.
Peki, hangi belirtiler alarm veriyor?
İBH’ye eşlik eden pelvik taban disfonksiyonu, aşağıdaki şikayetlerle kendini gösterebilir:
-
Zorlanarak dışkılama ve ağrılı ıkınma
-
Tuvalet sonrası tam boşalamama hissi
-
Gaz veya dışkı kaçırma
-
Kronik pelvik ağrı
-
Sık idrara çıkma ya da idrar kaçırma
Bu semptomlar, hastalığın aktif döneminde sanılabilir ama remisyon döneminde de sürüyorsa pelvik tabanla ilgili bir sorun olabilir. Memorial Bahçelievler Hastanesi’nden Uzm. Dr. Özdal Ersoy, bu gibi vakalarda ayrıntılı değerlendirme yapılması gerektiğini belirtiyor.
Modern tanı yöntemleri neler?
Anorektal manometri, defekografi, endoanal ultrasonografi ve elektromiyografi (EMG) gibi ileri görüntüleme ve ölçüm teknikleri sayesinde pelvik taban kaslarının ne durumda olduğu anlaşılabiliyor. Bu testler, sorunun inflamasyon dışında başka bir kaynağı olup olmadığını netleştirmede kritik öneme sahip.
Çözüm çok yönlü olmalı
Bu tür durumlarda tek bir tedavi yeterli değil. Gastroenterologlar, pelvik taban fizyoterapistleri, cerrahlar ve psikologlar bir arada çalışmalı. Pelvik taban egzersizleri, biofeedback terapileri, doğru tuvalet alışkanlıkları, diyet değişiklikleri ve gerekirse cerrahi müdahalelerle hastaların yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabiliyor.
Pelvik taban sorunları, İBH gibi kronik hastalıklarla mücadele eden bireylerin yaşamında genellikle göz ardı edilen bir yük. Oysa bu yük, doğru tanı ve tedaviyle hafifletilebilir. Her tuvalet sıkıntısı sadece bağırsakla ilgili olmayabilir; pelvik taban da bu hikâyede önemli bir rol oynayabilir.