Evrenin derinliklerinden gelen bu olağanüstü gözlem, galaksiler arası etkileşimlerin düşündüğümüzden çok daha yıkıcı olabileceğini gösteriyor. Fransa ve Şili merkezli bilim insanlarının yürüttüğü çalışma, galaksilerin sadece birleşmediğini, bazen birbirlerine saldırdığını ortaya koydu.
Olayın merkezinde, bir kuasarın gönderdiği ışınların, karşı galaksinin yıldız doğurma yeteneğini sistemli şekilde yok etmesi var. Tıpkı bir şövalyenin mızrağıyla rakibini devirmesi gibi…
Kuasarın Işınlarıyla Gelen Sessizlik
Avrupa Güney Gözlemevi’nin Şili’deki Çok Büyük Teleskobu (VLT) ve ALMA radyo teleskopuyla yürütülen dört yıllık çalışmada, bir kuasarın yakındaki galaksiye radyasyon ışınları göndererek onun yıldız oluşumunu engellediği gözlemlendi. Kuasarlar, süper kütleli kara deliklerin etrafındaki maddeyi yutarak ortaya çıkardığı muazzam enerjiyle biliniyor. Bu enerji ışınları, galaksinin içindeki gaz ve tozu dağıtarak yıldız doğumunu resmen “iptal ediyor”.
Yıldızlara Yer Kalmadı
Normal şartlarda yıldızlar, büyük miktarda gazın kendi içine çökmesiyle oluşur. Ancak bu vakada, saldırıya uğrayan galaksinin yıldız oluşum bölgeleri dağıtıldığı için, yeni yıldızlar doğmadan parçalanıyor. Bu, bir anlamda galaksinin “geleceğinin çalınması” demek.
Kendini Besleyen Bir Saldırı
Daha da çarpıcı olan, galaksiden gelen malzemenin kuasara doğru çekildikçe kara deliği daha da beslemesi. Bu, ışınların gücünü artırarak saldırının şiddetini artırıyor. Yani hedef galaksi, farkında olmadan saldırganı daha güçlü hale getiriyor.
Tarihi Bir Gözlem
Araştırma ekibinden Sergei Balashev, bu tür bir etkinin ilk kez doğrudan gözlemlendiğini belirtiyor. Daha önce kuasarların yıldız oluşumuna etkisi sadece kuramsal olarak incelenmişti. ALMA teleskopunun yüksek çözünürlüklü verileri sayesinde galaksilerin etkileşimi net biçimde analiz edilebildi.
11 Milyar Yıllık Kozmik Haber
Bu gözlem, ışığın bize ulaşmasının 11 milyar yıl sürdüğü bir dönemden geliyor. Yani baktığımız şey, evrenin çok daha genç olduğu zamana ait. Araştırmacılar bu iki galaksinin şu anda birleşmiş olabileceğini düşünüyor ama bunu asla kesin olarak bilemeyeceğiz.
Samanyolu’nun Geleceği de Benzer Olabilir mi?
Uzmanlara göre galaksi birleşmeleri geçmişte daha yaygındı ama hâlâ devam ediyor. Örneğin Samanyolu, birkaç milyar yıl içinde Andromeda Galaksisi ile çarpışacak. Bu tür gözlemler, evrenin evrimini anlamamıza yardımcı olduğu kadar, kendi galaksimizin geleceğine dair ipuçları da veriyor.
Sizce evren, sadece yıldızlar ve sessizlikten mi ibaret? Yoksa tam anlamıyla bir savaş alanı mı?