Günümüzde her üç kişiden biri yüksek tansiyonla yaşıyor ama çoğu bunun farkında bile değil. “Sessiz katil” olarak bilinen hipertansiyon, vücutta ciddi hasarlara yol açabiliyor. Peki bu hastalık nasıl anlaşılır, neden olur ve nasıl önlenebilir?
Tansiyon nedir ve neden önemlidir?
Kalbimiz, dakikada 60 ila 100 kez kasılıp gevşeyerek kanı vücuda pompalar. Bu sırada oluşan basınca “tansiyon” denir. Eğer bu basınç uzun süre yüksek kalırsa, kalp ve damar sisteminde onarılamaz zararlar bırakabilir. Uzmanlar, 140/90 mmHg’nin üzerindeki değerleri hipertansiyon olarak tanımlıyor ve bu durumun genellikle kronik geliştiğini belirtiyor. Baş ağrısı, kulak çınlaması, burun kanaması gibi belirtilerle kendini gösterse de çoğu zaman sessiz ilerliyor.
Neden bu kadar yaygınlaştı?
Hipertansiyon, dünya nüfusunun yüzde 30 ila 45’ini etkiliyor ve yaşla birlikte daha da yaygınlaşıyor. Ancak bu tablo yalnızca yaşlanmaya bağlanamaz. Uyku apnesi, hormonal bozukluklar, böbrek sorunları, obezite ve steroid türü ilaç kullanımı da riski artırıyor. Hatta uzmanlara göre, ideal kilonun yüzde 20 üzerine çıkmak, hipertansiyon riskini 8 kat artırabiliyor.
Erken teşhis hayat kurtarır mı?
Evet, hem de fazlasıyla. Hipertansiyon tedavi edilmediğinde kalıcı hasar bırakabiliyor. Vücut yüksek basınca uyum sağlamak için damar ve organ yapısını değiştiriyor. Bu da zamanla kalp yetmezliği, felç, beyin kanaması, görme kaybı ve böbrek yetmezliği gibi ölümcül sonuçlara yol açabiliyor. Tansiyonun uzun vadede yol açtığı hasarlar çoğu zaman geri dönüşsüz oluyor.
Felçle doğrudan ilişkili mi?
Evet. Felç geçiren hastaların yüzde 60’ında yüksek tansiyon görülüyor. Bu da hipertansiyonun sadece bir kalp-damar sorunu değil, aynı zamanda nörolojik bir tehdit olduğunu gösteriyor. Araştırmalara göre, büyük tansiyonun düşürülmesi inme riskini yüzde 30, kalp yetmezliği riskini yüzde 40 oranında azaltabiliyor.
Peki ya beyaz önlük tansiyonu?
Bazı hastalar yalnızca hastane ortamında tansiyon yüksekliği yaşıyor. Bu durum, “beyaz önlük tansiyonu” olarak biliniyor. Günlük hayattaki tansiyon değerlerinin daha doğru bilgi verdiğini belirten uzmanlar, bu yüzden uzun süreli ölçüm yapan tansiyon holter cihazlarının önemine dikkat çekiyor.
Hipertansiyona karşı 7 kritik öneri
-
Farkındalık: Rahatsızlığı kabullenmek ve uzman yardımı almak ilk adım.
-
Kilo kontrolü: Vücut kitle endeksi 20-25 arasında tutulmalı.
-
Düzenli egzersiz: Haftada en az 150 dakika yürüyüş, koşu veya yüzme öneriliyor.
-
Beslenme: Akdeniz diyeti öneriliyor; sebze ve meyve ağırlıklı beslenme şart.
-
Tuz tüketimi: Günlük tuz alımı 5 gramı geçmemeli.
-
Tütün ürünlerinden uzak durun: Sigara, kan basıncını doğrudan etkiliyor.
-
İlaçlar: Doktor onayı olmadan ilaç bırakmak, ciddi riskler doğurabilir.
Hipertansiyonun sessizliği, onun en büyük tehdidi olabilir. Belirtileri fark etmiyor olmanız, güvende olduğunuz anlamına gelmez. Her yetişkinin tansiyonunu düzenli olarak ölçtürmesi, kendine yapacağı en büyük iyiliklerden biridir.