Kemik sağlığından bağışıklığa, nörolojik gelişimden doğum risklerine kadar geniş bir yelpazede etkili olan D vitamini, eksikliği halinde hem anne adayında hem de bebekte ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor.
Bir vitamin değil, aynı zamanda bir hormon
D vitamini yalnızca kemik sağlığını destekleyen bir vitamin değil, DNA’ya doğrudan bağlanabilen bir hormon gibi çalışıyor. Bağışıklık sisteminden kas ve sinir fonksiyonlarına kadar pek çok hayati işlevde görev alıyor. Üstelik vücudun D vitamini üretimi; cilt rengi, güneşlenme süresi, yaşanılan coğrafya ve yaşam tarzı gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösteriyor.
En doğal kaynak: Güneş
D vitamininin en önemli kaynağı güneş. Vücut, güneş ışığına maruz kaldığında ciltte D vitamini üretimini başlatıyor. Ancak kış aylarında veya kapalı alanlarda yaşayan bireyler bu doğal üretimden mahrum kalabiliyor. Yumurta, süt, balık ve karaciğer gibi hayvansal gıdalar da D vitamini içeriyor ancak bu kaynaklar tek başına yeterli olmuyor.
Hamilelikte eksiklik, sadece anneyi değil bebeği de etkiliyor
Prof. Dr. Selim Kurtoğlu’na göre, hamilelikte D vitamini eksikliği tansiyon yükselmesi, preeklampsi ve gebelik diyabeti gibi ciddi riskleri beraberinde getiriyor. Ayrıca prematür doğum, düşük doğum ağırlığı ve intrauterin gelişme geriliği gibi olumsuz bebek sonuçları da artış gösteriyor. Vajinal enfeksiyonlar, bağışıklık zayıflığı ve enfeksiyon riskleri de D vitamini yetersizliğinde artıyor.
Bebeklerde kalıcı hasarlar oluşturabiliyor
Düşük D vitamini düzeyleri bebeklerde beyin gelişimini olumsuz etkileyerek serebral palsi, otizm, dikkat eksikliği ve hiperaktivite gibi nörolojik bozukluklara zemin hazırlayabiliyor. İlerleyen yaşlarda ise şizofreni, depresyon, demans ve Parkinson gibi hastalıkların görülme riski artabiliyor. Ayrıca raşitizm, osteoporoz ve sık kırıklar gibi kemik sorunları da eksikliğe bağlı gelişebiliyor.
Türkiye’de tablo düşündürücü
2005 yılında yapılan bir çalışmada, Türkiye’de gebelerin %81’inde ve bebeklerin %40’ında D vitamini eksikliği tespit edilmiş. Bu yüksek oran, toplum sağlığı açısından ciddi bir uyarı niteliği taşıyor.
Ne yapılmalı?
-
Beslenme: Yumurta, balık, karaciğer, süt ve yoğurt gibi besinler düzenli tüketilmeli.
-
Güneşlenme: Derinin hafif pembeleşeceği şekilde günde 15-30 dakika güneşlenmek, 2000 üniteye kadar D vitamini üretimini sağlayabiliyor.
-
Destek: Sağlık Bakanlığı, hamilelere 12. haftadan itibaren günlük 1200 ünite, bebeklere ise doğumdan itibaren günlük 400 ünite D vitamini desteği öneriyor.
Anne ve bebeğin sağlığı için, D vitamini eksikliği ihmal edilmemeli; önlem basit ama etkisi büyük.